YKKED 2024

Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülü Tahsin Yücel’e

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, 24 Kasım Öğretmenler Gününde 2024 Mustafa Necati Öğret­menlik Onur Ödülünü Çifteler Köy Enstitüsü ve Ha­sanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü çıkışlı öğretmen, müfettiş, yazar Tahsin Yücel’e verdi. 24 Kasım 2024 Pazar günü İzmir Büyükşehir Belediyesi Fuar Gençlik Tiyatrosu salonunda düzenlenen törenin açış ko­nuşmasını yapan YKKED Genel Başkanı, 24 Kasım öğretmenler gününün içini doldurmak amacıyla, Mustafa Necati adına konan ödülün Tahsin Yücel öğretmene verilişinin gerekçesini anlattı.

YKKED Mandolin Orkestramız, Şef Prof. Dr Ayfer Kocabaş yönetiminde Köy Enstitülerinde söylenen şarkı ve marşları Tahsin Yücel amcamıza ithafen çalıp söyleyerek güzel bir Köy Enstitüsü esintisi yaşattılar. Izleyiciler de orkestraya eşlik ettiler.

Etkinlikteki panelde, konuşmacılarımız Eğitimci yazar ve YKKED Yazarlık işliğimizi yöneten, Derne­ğimiz Yayın organı Yeniden İmece Dergisi yazarla­rımızdan Hidayet Karakuş, YKKED Kurucu Başkanımız emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Kemal Kocabaş, İvriz Köy Enstitüsü çıkışlı, edebiyatçı, yazar üretken öğ­retmenimiz Mevlüt Kaplan, İzmir Büyükşehir Bele­diyesi'ni temsilen Başkan Danışmanı Eğitimci, sen­dikacı Alaaddin Kurt, YKKED Genel Merkez yöneticisi arkadaşımız Barış Çam yönlendiriciliğinde Tahsin Yücel'i, Köy Enstitülerini ve eğitimi anlattılar.

Etkinlik sunumunu YKKED Genel Merkez yöne­ticisi arkadaşımız Ali Umut Tokcan üstlendi. Tahsin Yücel öğretmenimize ödülünü YKKED Başkanımız Gökhan Bal ve Merkez Yürütme Kurulu üyemiz Neşe Kayhan birlikte takdim ettiler. Öğretmenlik OnurÖdülü alan Tahsin Yücel öğ­retmenimiz teşekkür konuşmasında kendisini an­latmak yerine, adına ödül verdiğimiz efsanevi Milli Eğitim Bakanımız Mustafa Necati'yi anlattı... Ve Öğ­retmenlik mesleğine ve eğitime katkılarını... Elbette bugünle de bir kıyaslama yaparak...

98 Yaşında halen üretken ve sağlıklı öğretmenimiz Tahsin Yücel'e bu ödül çok yakıştı. Kutluyoruz sizi sevgili öğretmenim. Yaşamınızı, emeğinizi saygıyla selamlıyoruz

 

 

2024 Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülü Gerekçesi

 

 

Sevgili Tahsin Yücel Öğretmenimiz, Size Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) 2024 Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülü’nü vermenin sevinç ve gururunu yaşıyoruz.

1926 yılında Kütahya-Emet’te doğdunuz. 1938’de ilkokulu bitirdiniz. Anadolu bozkırını yeşillendiren Eğitmen Kursu ve Köy Enstitüsü hareketinin doğduğu, ilk örneklerin verildiği eğitim cenneti Çifteler Köy Enstitüsüne girdiniz.

Rauf İnan’ın kurucu müdürlüğünde, Atatürk’ün, ikinci kurtuluş mücadelesi saydığı “Köyde Eğitim Seferberliği” sisteminin ilk Eğitmen Kursunun (1936), ilk Deneme Köy Öğretmen Okulunun (1937) açıldığı “üretim içinde eğitim ve öğretim” uygulamasının ilk denendiği ve iyi sonuç alındığı Çifteler Köy Enstitüsünde rüya gibi geçen dört yıl sonunda, 1944 yılında mezun oldunuz.

Çifteler Köy Enstitüsünden sonra, İsmail Hakkı Tonguç’un Köy Enstitülerine iş eğitimi ilkelerine uygun öğretmen yetiştirmek amacıyla kurulan ilk halk üniversitesi Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsüne girdiniz. Klasik ezberci eğitimin temsilcisi geleneksel üniversitenin gerçek bir seçeneği olan Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsünde ülkenin en seçkin aydın, sanatçı, öğretim üyesi ve öğretmenlerinden aldığınız eğitimle 1947’de mezun oldunuz. Yüksek Köy Enstitüsü eğitiminin kazandırdığı donanıma karşın gerici iktidarlar sizi Zonguldak ve Kütahya köylerinde ilkokul öğretmenliğine, gezici başöğretmenliğe atadı. Her görevi ayrımsız başarıyla yerine getirdiniz.

1955’te tarım öğretmeni olarak atandığınız Gönen İlköğretmen Okulunda, eğitim örgütçüsü, yazar Dr. Niyazi Altunya, politikacı, barış eylemcisi, öğretmen örgütçüsü Mustafa Gazalcı, ödüllü edebiyatçı, yazar, şair Hidayet Karakuş gibi çok sayıda yazar, sanatçı öğretmen yetiştirdiniz. Ortaöğretimdeki tarım ve fen bilgisi öğretmenliği görevinden 1973 yılında emekli oldunuz.

Çifteler Köy Enstitüsü ve Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsündeki eğitiminiz gelecekteki yazarlık yaşamınızı da biçimlendirdi. Başlangıçta öğrenciler için ders, yardımcı ders ve kaynak kitaplar yazdınız. 2000 yılında araştırma kitapları yazmaya yöneldiniz. 2020’ye kadar 33 kitabınız yayımlandı. Otuz dördüncü olarak kaleme aldığınız “Her Yönüyle Köy Enstitüleri” kitabınızı derneğimize bağışlayarak maddi ve manevi büyük bir katkıda bulundunuz.

Sevgili Tahsin Yücel Öğretmenimiz,

Köy Enstitülerinde kazandığınız özgürlükçü demokratik eğitim ve hak arama bilinci, sizin de demokratik öğretmen hareketinde etkin olarak saf tutmanızı sağladı. Köy Öğretmen Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu üyeliği ve Göller Bölgesi Şubesi başkanlığı yaptınız. Üyesi olduğunuz Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) eylemlerinde etkin görev aldınız. Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı’nın kurucu üyesisiniz. Derneğimizin yanı sıra Bornova Öğretmenler Derneği, Eğit-Der, Atatürkçü Düşünce Derneği, Türkiye Yardım sevenler Derneği ve Köy Enstitüleri Araştırma Eğitimi Geliştirme Derneği’ne üye olarak katkıda bulundunuz.

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği çalışmalarına kuruluşundan başlayarak destek oldunuz. Sempozyumlarımızda bildiriler sundunuz. Panellerimizde, genel kurullarımızda etkin olarak yer aldınız, konuşmalarınızla deneyim ve birikiminizden yararlanmamızı sağladınız. Armağan kitaplarımızda dostlarınız için yazılar yazdınız. Yayın organımız Yeniden İmece dergisine gönderdiğiniz yazılarınızla sayfalarımızı zenginleştirdiniz. YKKED buluşmalarında bizleri hiç yalnız bırakmadınız.

Sevgili Tahsin Yücel Öğretmenimiz,

YKKED 2003 yılından bu yana her 17 Nisan’da “Aydınlanma Onur Ödülü” ve 2007 yılından bu yana da 24 Kasım’da öğretmenlik meslek onurunu duruşuyla, yaşamıyla, ürettikleriyle taçlandıran öğretmenlere “Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülü” vermektedir. YKKED, Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülünü bugüne kadar öğretmen Mehmet Kahvecioğlu’na (2007), Köy Enstitülü yazarlar; Talip Apaydın’a (2009), Mahmut Makal’a (2010), Mehmet

Başaran’a (2011), Pakize Türkoğlu’na (2012), Gönen İlköğretmen Okullu öğretmen, yazar, öğretmen örgütçüsü Dr. Niyazi Altunya’ya (2020), İvriz Köy Enstitülü yazar Şair Mevlüt Kaplan’a (2022) ve , Gönen İlköğretmen Okullu öğretmen, politikacı, öğretmen örgütçüsü, yazar Mustafa Gazalcı’ya (2023) verdi.

YKKED Merkez Yönetim Kurulumuz aldığı bir kararla 24 Kasım 2024 Öğretmenler Gününde düzenlenecek bir törenle bu ödülü Çifteler Köy Enstitüsü ve Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü çıkışlı emekli öğretmen, ilköğretim müfettişi, yazar kimliğinizle size vermeyi kararlaştırdı. YKKED Genel Merkezi olarak size vermekten onur duyduğumuz YKKED 2024 Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülü emeğinize, çalışkanlığınıza, yurtseverliğinize duyulan bir saygının ifadesidir.

Çifteler ve Hasanoğlan aydınlanma ışığını günümüze heyecanla taşıyan siz Tahsin Yücel Öğretmenimizi kutluyor, sağlıklı yaşam içinde üretkenliğinizin sürmesini diliyoruz.

Saygılarımızla.

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Merkez Yönetim Kurulu

Gökhan Bal, Neşe Kayhan, Mehrigül Keleş, Hamit Demirhan, Ali Umut Tokcan, İsmail Önel, Tuğrul Keskin, Nezihe İncegöz

 

 

 

98 Yaşında Bir Delikanlı

TAHSİN YÜCEL

 

Tahsin Yücel öğretmenimizle ilk karşılaşmamız 1958 yılında Isparta ­Gönen İlköğretmen Oku­lunda olmuştu. Ben o zaman ikinci sınıfta (orta 2 dengi) öğrenci idim. O bize tarım öğretmeni olarak gelmişti. Ondan önceki tarım öğretmenimiz, daha yaşlı olan Yekta Yenal’dı.

Yekta Bey, ilkokul öğretmeni iken Kızılçullu Köy Enstitüsü’ne tarım öğretmeni olarak atanmıştı. Tarım okulu çıkışlı, deneyimli bir öğretmendi. Tahsin Bey ise Yüksek Köy Enstitüsü’nün son (1947) mezunu idi ve daha gençti.

Tahsin Bey, görevinde titiz, işini aksatmaz, temiz giyimli, düzenli bir öğretmendi. Her zaman hareket halinde idi ama elinden kitap düşmezdi. Şimdi anım­samaya çalışıyorum; cep boyundaki bu kitaplar Ha­san ­Âli Yücel döneminin çeviri Klasikleri ya da onun devamı olan Varlık yayını kitaplardı. Resmi görevi başlar başlamaz kitabı cebine koyardı.

Yücel öğretmenimizle ilişkimiz çok iyi başladı. Sınıfta ders yaptığımız bir gün bana “sözlü” notu olarak 10 verdi (O zaman değerlendirme onluk sisteme göre idi). Bu notun hem tarım alanlarındaki çalışkanlığıma hem bilgi birikimime karşılık olduğunu söylemişti. Bu durumun arkadaşlarım için de özendirici olduğunu anımsıyorum. Dört yıl boyunca Tahsin Bey’den notum 10’dan aşağı inmedi.

Tahsin öğretmenimiz ek bir etkinlik olarak “Arıcılık Kursu” da açmıştı. Ben o kursa da katıldım. Bir arka­daşımızın dikkatsizliği yüzünden arılar öfkelenip hem bize hem öğretmenimize saldırmıştı. Bizler mas­ keliydik, ama maskesiz öğretmenimiz hayli acı çekti sanıyorum. Bu kursun bana köyümüzde de yararı oldu. Eski tip 10 kadar arı kovanımız vardı. Babamı fenni kovanlarla arıcılığa uzun süre ikna edemedim. “Bunlar bizim arılara göre değil” diyordu. Ben öğret­ men olup gittikten sonra bir tarım teknisyeninin yar­dımıyla fenni kovanları denedi.

Yücel öğretmenimiz, ilkokul öğretmeni Havva Ha­nım’la evliydi. Onun da Balıkesir­ Savaştepe Köy Ens­titüsü çıkışlı olduğunu yıllar sonra öğrendim. Anım­ sadığıma göre o zaman iki çocukları vardı, sonra bu sayı üçe çıkmış. Uygulama amacıyla Havva öğretmenin derslerini izlerdik. Çok düzenli, çalışkan, başarılı bir öğretmen olduğunu anımsıyorum. Dokuz yıl önce onu kaybettiğimizde geçmişi anımsadım ve çok üzül­düm. Neyleyeyim ki doğa yasaları en sonunda kaçı­nılmaz hükmünü veriyor. Kendi vasiyeti doğrultusunda Tahsin öğretmenimiz onun vücudunu toprakta çü­rümeye bırakmayıp Ege Tıp Fakültesi’ne kadavra olarak vermiş. Bize anlattığına göre, kendisi için de bu yönde vasiyeti var. Bu tutum, günümüzde gerici çevrelere karşı gösterilen çok ciddi bir cesaret örne­ğidir.

Tahsin Yücel öğretmenimiz, büyük bir azimle ha­zırlanıp dil öğrenerek AID bursu ile ABD’de öğrenimini sürdürdü. Çoğu örnekte olduğu gibi yönetenler onun uzmanlığını hiçe saydı, hak ettiği görevi vermedi. Ama o kırılmayıp tarım öğretmenliğini sürdürdü.

Tahsin öğretmenimiz tüm bilgi birikimini değer­lendirip 33 kitap yazdı. Bunlar içerisinde ders kitabı, yardımcı ders kitapları yanında denemeler de bulu­nuyor. Bunlardan Umuda Yolculuk Ütopya (2011) ve Ülkü Erleri (2009), köy enstitüsü ve köy öğretmenliğini konu alan anı­ roman türünde ilginç denemelerdir. Son olarak yazdığı Her Yönüyle Köy Enstitüleri (2022), konuyla yeni tanışanların çok işine yarayacaktır.

Yücel öğretmenimiz, arkadaşlarıyla birlikte Dikili’de kurdukları kooperatif yoluyla sağladığı evinde yaşıyor. Onun, Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven’e aç­tırdığı “Çağdaş Eğitim ve Köy Enstitüleri” yarışması, eğitim dünyamıza çok değerli eserler kazandırdı.

Eğer Köy Enstitüleri açılmasaydı ne 4 yaşında öksüz kalmış Tahsin Yücel ne Havva Yücel olurdu ne de dağlarda taşlarda yaşam kavgası veren bizler ve çocuklarımız çağdaş uygarlığın insanları olurduk!.. 87 yıl önce açılan bu kurumların yok edilişine ne kadar vahlansak azdır…

Tahsin Yücel öğretmenimiz bugün 98 yaşında bir delikanlı, bugün de çalışıyor, üretiyor, temiz ve sağlıklı yaşıyor.

Nice sağlıklı yıllar sevgili öğretmenim!..

 

Dr. Niyazi Altunya

Eğitim Tarihcisi, Eğitbilimci, Araştırmacı, Yazar

 

Eğitim­İş Sendikası (1990­95) Kurucu Genel Başkanı

 

 

 

Tarım Öğretmenim TAHSİN YÜCEL

 

Yeni Kuşak Köy Enstitüler Derneği (YKKED) Genel Başkanı sevgili Gökhan Bal, telefon edip “2024 Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödü­lü”nü Tahsin Yücel’e verdik, bu konuda bir yazı yazar mısınız?” dedi.

Bu yerinde kararı veren dernek yönetimini kut­ladım. Ardından öğretmenim Tahsin Yücel’i aradım, çok sevindiğimi belirttim. Sonra da Gönen Öğretmen Okulu’nda geçirdiğimiz günleri düşündüm.

Tahsin Yücel ve Yekta Yenal, Tarım dersi öğret­ menlerimizdi. İkisini de severdik. Bir şeyler kazan­dırmak için çırpınırlardı. Bağırıp çağırdıklarını hiç görmedim. Gözlerimizin içine bakarak neyi nasıl yapmamız gerektiğini söylerlerdi.

Hava iyiyse Tarım derslerini genellikle dışarıda işlerdik. Kimi zaman bütün sınıf bahçeyi beller, mev­simine göre meyveleri toplar, gülleri dererdik. Top­rakla uğraşmak, ağaçlara bordo bulamacı yapmak bize mutluluk verirdi.

Tarım defterini bugün de özenle saklarım. Orada aldığımız notların bahçede, ağaçta uygulamasını ya­pardık.

Öğretmen okulunda resim, müzik, beden eğitimi, tarım dersleri çok önemliydi. Günümüzde bahçesiz, uygulama alansız apartman okullarında aç, susuz sınav ve ezbere dayalı eğitim gören öğrencileri düşündükçe biz daha şanslıymışız diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

Yaşamını Değiştiren Köy Enstitüsü Öğretmenim Tahsin Yücel, 1926’da Kütahya Emet’in Kayı köyünde yoksul mu yoksul bir ailede doğar. Küçük yaşta babasını yitirir. Anasının ve da­yısının yardımıyla ilkokulu 1938’de bitirir.

1940’ta sınav kazanarak Çifteler Köy Enstitüsü’ne Öğrencilerle enstitünün yanındaki Seydisuyunun kıyısında piknik yaparlar. Öğrencilerden türkü söyleyenler olur. Okul müdürü Rauf İnan da bir türkü söyler. Müdürün türkü söylemesi, öğrencilere “arkadaşlar” diye seslenmesi, onu okula ısındırır.  

Enstitüde iş eğitimiyle hemen her gün yeni bir şeyler öğrenir. Yapıcılık dalına ayrılarak bir yapı ustası kadar yapıcılığını ilerletir.

1944’te Çifteler’den 11 kişi Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nü kazanır. Yüksek okulun yapılarını yaparlar. Son bir yılı dışında işe dayalı bir eğitim görürler. Arkadaşlarıyla birlikte Tahsin öğretmenim de 1947’de diplomasını alır.

Öğretmenliği

Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nü başarıyla bitirmesine karşın 4 yıl ilkokul öğretmeni olarak çalışır. Daha sonra gezici başöğretmenlik, denet­ menlik, ortaokul ve öğretmen okullarında öğretmenlik yapar.

Göller Bölgesi Köy Öğretmenleri Derneği’nde, Türkiye Öğretmenler Sendikası’nda (TÖS), TÖB­ DER’de, Eğit­Der’de, Köy Enstitüleri Çağdaş Eğitim Vakfı’nda, YKKED’de etkin olarak yer alır. 1969 Genel Öğretmen Boykotu’na katıldığı için dört günlük para cezası alır. Ancak o, inandığı yolda çalışmasını sürdürür.

Savaştepe Köy Enstitüsü çıkışlı, 2014’te yitirdiği Havva Yücel’le evlenir, 3 çocukları olur. Onlara iyi bir eğitim sağlarlar. Torunları olur.

Üretken Emeklilik

Tahsin Yücel öğretmenim, 1973’te kendi isteğiyle emekliye ayrılır. İzmir Dikili’de yaşamaya başlar. Öğretmenim emekli olduktan sonra da hiç boş dur­maz. Bir yandan Köy ve Eğitim, Demet, abece, Yeniden İmece dergilerinde eğitimle ilgili yazılar yazarken bir yandan da ilk ve ortaöğretim öğrencileri için Tarım İşleri, Hayat Bilgisi, Fen ve Tabiat Bilgileri, Meyvecilik Bilgileri, Atatürk ve Atatürkçülük adında yardımcı ders kitapları hazırlar. Roman yazar. 34. kitabını 96 yaşında, 2022’de YKKED’den çıkan Her Yönüyle Köy Enstitüsü olarak yayımlar. Öğrenci ve öğretmen olarak tanık olduğu Köy Enstitüleri siste­ mini her yönüyle anlatan eşsiz bir kaynak kitaptır bu.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), ilkokul öğ­ rencilerine Atatürk sevgisini ve düşüncesini aşılamak için bir kitap düşünmüş. Derneğin bu düşüncesini öğretmenim Tahsin Yücel’e ilettik. Seve seve kabul etti. Yazmaya başladı.

Örnek Bir Yaşam

Tahsin Yücel öğretmenimin sağlıklı, örnek bir yaşamı vardır. Sigara ve içki içmez. Beslenmesine, uykusuna özen gösterir. Sürekli okur ve yazar. Birçok okumuş insanın yapamadığını bir Köy Enstitülü öğ­ retmen olarak yapar. Bilgisayarı ve elektronik postayı kullanır.

İzmir’deki, Eskişehir’deki, Ankara’daki toplantı­ lara, yürüyüşlere katılır.

O bizim yalnız öğretmenimiz değil, öğrencilikten sonraki yaşamımızda da sevip saydığımız, görüş alışverişinde bulunduğumuz bir büyüğümüzdür. Öğretmenimiz Tahsin Yücel’e sevdikleriyle birlikte daha nice sağlıklı yıllar dileriz.

 

Mustafa Gazalcı

TÖB-DER Denizli Şube başkanı 

16 ve 22. Dönem Chp Milletvekili

 

 

 

Öğretmenim TAHSİN YÜCEL

 

 

Tarım derslerinde ahırın altındaki bahçede sebze tarhları yapardık. Sessiz, yumuşak adımlarla yaptığımız işi denetler, sessizce do­laşırdı. Sakin bir insandı, çok sakin. Okulun spor alanlarının altındaki lojmanda kalırdı. Belleğimdeki Tahsin Öğretmen’in sınıfta da kimseye bağırıp ça­ğırdığını görmedim.

Okulu bitirince köylere gittiğimizde öğretmeni­mizin öğrettiği biçimde tarım bahçesi yapacaktık. Okulun çevresinde sebze, meyve yetiştirecek, çevreyi ağaçlandıracaktık. Yurdumuzun güzelliği için, ge­lişmesi için, köylerimizin aydınlanması için yurt sevgisiyle doluyduk.

Bu düşümü gerçekleştiremedim. Sarıkamış’ın Akören köyünde on gün kadar kaldıktan sonra sı­navları kazanınca Selçuk Eğitim Enstitüsü’ne, Kon­ya’ya geldim okumaya. Yine de gönlümün bir yerinde yamaçlarda, yeşillikler içinde köyleri gördükçe gelip geçerken böyle köylerde çalışamadım diye bir duygu yüreğimi yalayıp geçer.

Öğretmenim Tahsin Yücel’in Umuda Yolculuk kitabını okurken kurduğum düşülke geldi aklıma. Gerçekte bu yurdu seven her insanın böyle bir düş­ ülkesi vardır. Olmalıdır. Bilgiyle kurulmuş bir düş­ ülke.

Köylerimiz, kentlerimiz, insanımız gelişmiş bir ülkenin uygar insanları olarak mutlu olacaklardı. Okuma yazma oranı hiç konuşulmayacak, bütün yurttaşlar okur­yazar olduktan başka sürekli okuyan, aydınlık insanlar olarak yaratıcılıklarıyla bilimde, sanatta yeni ürünler, yeni buluşlarla ülkemizin adını dünyaya duyuracak, saygıyla anılacaklardı. Yurdumuz da bağımsız, gönenç içinde, her yurttaşının hiçbir haksızlığa uğramadan yaşadığı onurlu bir ülke olarak dünyada parmakla gösterilecekti. Kimse aç açık ol­ mayacak, Cahit Sıtkı’nın dediği gibi “Herkesin evi, barkı” olacaktı.

Yurdumuzun dağları ormanlarla kaplı olacak, yer altı yer üstü varsıllıklarımız ulusumuzun olacaktı. Yabancı eli değmeyecek, bütün dünya uluslarıyla barış içinde eşit koşullarda ilişkiler kuracaktık. Mus­tafa Kemal ülküsüyle gelişecekti ülkemiz. Onun il­ keleriyle dünyada yücelen bir ülke olacaktık.

Umuda Yolculuk, öğretmenim Tahsin Yücel’in çok sayıdaki kitaplarından biri yalnızca.

Uzay Araştırmaları Kurumu, Kuzey Yıldızı’na gidip dönen uzay aracının bilgilerinden yola çıkarak Yeşil Gezegenin varlığını öğrenince oraya ayrıntılı incelemek için beş bilim insanını göndermeye karar verir.

Yeşil Gezegene inen bilim insanları oranın Dün­ya’nın ikizi olduğunu görüler. KIYATUR adında bir devletin varlığıyla oranın yasalarını, yaşam biçimlerini incelemeye başlarlar. Akıllarına gelen her kurumu inceler, bütün kurumların birbiriyle uyumlu çalıştığını hayranlıkla öğrenirler. Dünyadaki yolsuzlukların, haksızlıkların adı geçmez orada. Adalet sistemi kim­seyi kayırmadan tıkır tıkır işler.

Dünyalı bilim insanları bütün yetkililerle görüşür, KIYATUR’un eğitiminden, ekonomik dizgesine dek ne varsa bilgi alırlar. Yetkilerle hiç engelsiz görüş­meleri, yönetimin saydam, yurttaşların denetimine açık, gerçek demokratik bir yapıda olduğunu göste­rir.

KIYATUR’da, gezdikleri kentlerde, köylerde alt yapıların her şeyiyle eksiksiz olduğunu anlar, top­lumun geleceği için her şeyin düşünüldüğünü görür, aç açık kimsenin bulunmadığını sevinerek öğrenir­ler.

Umuda Yolculuk, Tahsin Yücel öğretmenimizin düşlerini, yarattığı düşülkeyi anlatan bir yapıt. Öğ­retmenimin Emet’in bir köyünden Çifteler Köy Ens­titüsü’ne, oradan Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’ne uzanan eğitim yaşamında edindiği yurttaşlık bilin­ cinin, yurt sevgisinin bir belgesidir Umuda Yolcu­luk.

Bütün Köy Enstitülüler, bu ülküyle dolu dağıldılar yurdun dört bir yanına. Tahsin Yücel öğretmenimiz gibi nicesi öylesine inançlıydı ki bugün ülkede biraz aydınlık varsa bunda onların payı çoktur. Onlar bilime inandılar. Sanata inandılar. Yurt sevgisiyle çalıştılar. Çevrelerinde örnek oldular. Tezek yaktılar, soba yaktılar. Bahçe kurdular. Köylünün derdine koştular. Ömürlerinin sonuna gelirken de öğrendikleri kendileriyle birlikte gitmesin, diye anılarını, eğitimle ilgili, yurt sorunlarıyla ilgili düşüncelerini yazdılar. Gazete çıkardılar, kitaplarla, sanatın büyüsüyle ye­tiştirdiler öğrencilerini.

Bunun içindir ki YKKED’nin savsözü “Aydınlanma ışığı sönmeyecek” olmuştur.

Tahsin Yücel öğretmenimin ellerinden öpüyor, sağlıklı, mutlu yıllar diliyorum.

 

Hidayet Karakuş

Eğitim Tarihcisi, Eğitbilimci, Araştırmacı, Yazar

Eğitim­İş Sendikası (1990­95) Kurucu Genel Başkanı

 

 

 

 

I